Türkçe



PDF indir

 

 



Belediyeler kırsal için ne yapabilir?

İzlenme 2213

Seçim yaklaştı. Meydanlar kızıştı. Meydanlarda yerelle ilgili olmayan her şey konuşuluyor. Bir tek yerel yönetimlerle ilgili sorunlar ve çözümler konuşulmuyor. Bu seçimlerde ilk kez belediyeler için oy kullanacak köylülerin adı bile geçmiyor.
 
Bilindiği üzere 6063 sayılı yasayla köyün ortak varlıkları belediyelere devredildi. Ancak ortak varlıklar olmadan çiftçilerin kırsalda tarımsal üretim yapmaları zor. Fakat köylüler ve belediyeler bu “melanetten” çıkış yolunu birlikte bulabilir. Başka bir toplumun inşasını birlikte başarabilirler. Nasıl mı? Gelin bunları konuşalım. Ortak varlıklarını kaybedecek olan köylüler, hayvanlarını meralarda otlatamayacak. Kapalı alanlarda beslemek zorunda kalacak. Kapalı alan hayvancılığında zorunlu olarak kullanılan antibiyotik ve fenni yemler hayvansal ürünlerin kalitesini düşürecek. Gıdaya bağlı sağlık sorunları daha da artacak. Köylerde tarımsal üretim yapan çiftçiler, üretimde kimyasal kullanıyor, doğaya zarar veriyorlar. Kimyasal kullanarak elde edilen ürünler, kalıntı oluşturuyor. Kalıntılar sağlık sorunlarını büyütecek.
 
Üretici köylülerin süregelen ürünlerini pazarlama sorunları var. Aracılar, çiftçilerin malını ucuza alıyor, tüketicilere pahalı satıyor. Çoğu zaman aracılar (tüccarlar), üreticilerin paralarını vermiyor, dolandırıyor. Ayrıca tüccarlar, ürün piyasasını istedikleri gibi evirip çeviriyor.
 
Bu noktada belediye başkan adayları; “Biz, sizin meralarınızı ve diğer ortak mallarınızı elinizden almayacağız. Ancak sizler de, kooperatifler kurmalı, dayanışma içinde olmalısınız. Ortak varlıklarınızı talancılara değil, kuracağınız kooperatiflerinizin kullanımına vereceğiz. Eğer ürettiğiniz ürünler de kimyasal kullanmazsanız, elde ettiğiniz ürünlerinizi pazarlamak için kooperatiflerinize kent merkezlerinde açık ve kapalı satış alanları sağlayacağız. Doğrudan aracısız biçimde ürünlerinizi halkla buluşturabileceksiniz. Belediye bünyesinde kırsal birimler oluşturacağız. Bu birimler aracılığıyla kimyasalsız üretim yapabilmeniz için bilgi desteği vereceğiz. Üretimde kullandığınız sudan para almayacağız. Meraların ıslahında bilgi, teknoloji ve ekonomik destek vereceğiz. Kapalı alan hayvancılığı yerine özgür mera hayvancılığı yapmanıza, meraları kooperatiflerinize açarak destek vereceğiz. Yapacağımız bütün çalışmaları, sizin oluşturacağınız köy meclisleriyle, kooperatif yönetimleriyle birlikte kararlaştıracağız. Karar alma süreçlerine doğrudan katılımınızı sağlayacağız. Köylerle ilgili her türlü sorunu ve çözümleri birlikte belirleyip, birlikte çözeceğiz...” diyebilirler.
 
Böylesi bir vaat ve bakış açısıyla bugüne değin hükümetin kırsaldaki yanlış tarım politikalarına siyaset yoluyla alternatiflerini gösterebilirler. Uygulanan yanlış tarım politikalarının alternatiflerini uygulamaya koyarak, kırsal yaşamı ve üretim modelini dönüştürebilirler. Köyler kültürlerinden koparılmadan hiç olmadığı kadar sosyalleşebilir. Kırsalda doğa korunur, üretici köylülerin refah düzeyi yükseltilmiş olur. En önemlisi de, örgütlü toplumun oluşmasına bu yolla katkı konulur. Mahalle, belde, kent meclisleriyle siyaset tabana yayılabilir. Belediyelerde doğrudan demokrasi hayata geçirebilir. Özgür belediyecilik ve diyalektik doğa anlayışı buluşturulabilir. Belediye Yasası’nı hazırlayanların uygulamak istediği yukarıdan aşağıya akan baskıcı güç ve yönetim anlayışının yerini halkın aşağıdan yukarıyı demokratik olarak besleyeceği, geliştireceği, özgürleştireceği bir belediyecilik anlayışa terk etmesinde etkili olabilir.
 
Abdullah AYSU 
9 Mart 2014

21/11/2024 Bugün1020 ziyaret var  Sitede 11 Kişi var  IP:3.137.219.68