Türkçe



PDF indir

 

 



Türkiye Solunun Kısa Tarihi yayımlandı

İzlenme 1724

Türkiye Solu hakkında bilinmeyenler Türkiye Solunun Kısa Tarihi yayımlandı
 
Gazeteci-yazar Şenol Çarık’ın yeni çalışması “Türkiye Solunun Kısa Tarihi” Asi Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı.
 
Türkiye siyasal tarihi üzerinde çalışan, sol-sosyalist hareketi yakından takip eden bir gazeteci olan Çarık, tarihin tozlu sayfalarına girdi, kaynakları taradı, kimi tanıklarla konuştu ve bu çalışmayı ortaya çıkardı.
 
Osmanlı’nın son döneminden günümüze kadar öne çıkan birçok isim, siyasi parti, dernek, sendika, oda ve vakıf, dergi ve gazeteler ile olaylar kitapta derli toplu bir şekilde sunuluyor.
 
Türkiye’deki sol, sosyalist, devrimci hareketin kısa ana başlıklarıyla bir özeti bir bakıma.
 
Adeta bir “gayya kuyusu” olan bu alanda her biri üzerine uzun uzun yazılan ve hâlâ da yazılacak olan konular, olaylar, kurumlar, kişiler en temel haliyle yer alıyor.
 
Özellikle yeni kuşağın toplumsal, siyasal ve ideolojik mücadelelerin en büyük öznesi olan solun tarihini ana hatlarıyla tanıması yolunda bir kapı aralamaya çalışılıyor.
 
 
Şenol Çarık’ın kitabında birçok ayrıntı bulunuyor.
 
Bunlardan bazıları şöyle:
 
15 Yaşında Kuvayı Milliye’ye Katıldı, Olası Bir Alman İşgaline Karşı Mudanya Dağlarında Hazırlıklara Girişti
 
Türkiye sosyalist hareketinin önemli isimlerinden Esat Adil Müstecaplıoğlu… Yargıtay başsavcı yardımcılığı, Türkiye’nin ilk açık cezaevi olan İmralı Cezaevi kuruculuğu ve müdürlüğünü yapmıştır.
 
1919’da henüz 15 yaşındayken Kuvayı Milliye’ye katıldı. Vasıf Çınar ve arkadaşlarının yayımlamaya başladıkları İzmir’e Doğru gazetesinin kadrosu içinde yer aldı. Balıkesir Halkevi Başkanlığı yapan Müstecaplıoğlu, bir grup arkadaşıyla, olası bir Alman işgaline karşı gerilla savaşı vermek amacıyla Mudanya dağlarında hazırlıklara girişti. İlki 1946’da, ikincisi 1950’de olmak üzere Türkiye Sosyalist Partisi (TSP)’nin kuruluşuna da önderlik etti. 1958’de evinin banyosunda ölü bulundu. Ölümüyle ilgili soru işaretleri devam etmektedir.
 
Esperanto-Türkçe Sözlüğünün Yazarı TKP’li
 
TKP kadrolarından Bekir Karayel… 23 Mart 1920’de Bulgaristan’da Varna’nın Provadı kazasına bağlı Türkarnavutlar’da doğdu. Komünizm düşüncesi ile matbaa işçileri aracılığıyla tanıştı. Bulgaristan’daki faşist iktidarın baskıları nedeniyle göçmek zorunda kaldığı Türkiye’de 1945’te TKP’ye üye oldu. 1951 Tevkifatında tutuklandı. 1980 sonrasında Ürün Sosyalist Dergi’de yazdı. TKP 1920’nin kuruluşuna katıldı. 18 Haziran 2012’de yaşama veda etti. Karayel’in çok az bilinen bir yönü 1887 yılında Polonyalı göz doktoru Ludwik Lejzer Zamenhof tarafından üretilen ve yapay bir dil olan Esperanto’nun önemli temsilcileri arasında olmasıydı. Ve Esperanto-Türkçe sözlüğünün de yazarıydı.
 
Kırık Koluyla Atına Binerek Kraliçe’yi Selamladı
 
Türkiye Solunun Kısa Tarihi’nde yer alan notlardan birisi de Binbaşı Fethi Gürcan’a ait. Süvari binbaşı olan Fethi Gürcan, İngiltere Kraliçesi’nin de izlediği uluslararası bir binicilik yarışmasında yaşanan bir olay ağızdan ağıza dolaşmıştır. Olay şöyledir:
 
Gürcan, dereceye girme başarısını gösterdikten sonra, Kraliçe’yi selamlamak için önünden geçerken atı ürker ve onu sırtından atar. Kolu kırılan Gürcan, çağrılan ambulansa binmemekte direnir, yeniden atına binerek Kraliçe’nin önünde bir tur daha attıktan sonra baygın durumda hastaneye kaldırılır.
 
İlki 21-22 Şubat 1962, ikincisi 21 Mayıs 1963 gecesi olmak üzere, iki kez Talat Aydemir İsyanı’na katılan Fethi Gürcan, 27 Haziran 1964’de idam edilmişti.
 
“Beş Paralık İşçiye On Paralık İlaç Yazıyor”
 
Adı: Dr. Hulusi Dosdoğru. 1915’te İstanbul’da doğdu. Sosyalizme ilgisi doktorluk yaptığı Zonguldak’ta maden işçilerinin yaşamına duyduğu tepkiyle başlar. Bu durumu ‘Sömürge halklarına bile reva görülmeyen bir şeydi’ diye ifade etmiştir. İdareciler ise onu ‘Beş paralık işçiye on paralık ilaç yazıyor’ diye suçlamışlardır. Gözlemlerini ‘Tan’ gazetesinde yazmıştır. 1946’da Şefik Hüsnü’nün önderliğinde kurulan Türkiye Sosyalist Emekçi Köylü Partisi (TSEKP)’sinde yer alır. Parti TKP’nin bir uzantısı olduğu gerekçesiyle kapatılınca, kendisi de ‘İleri Demokrat Cephe’ hareketi kurucularından olması dolayısıyla 1 yıl ceza almıştır.
 
Partisine Gelir Kaynağı Yaratmak için Şoförlük Yaptı
 
İdris Erdinç, lakabı ‘Şoför İdris’. 1914’de Nevrokop (Bulgaristan)’da doğdu. 14 yaşında İstanbul’a geldi, tütün işçiliği yaptı. 1929’da TKP’ye üye oldu. 1936’da Ahırkapı Tütüncüler Grevi’nin örgütleyenler arasında yer aldı. 1946’da Kocaeli İşçi Sendikalar Birliği ve TSEKP’nin kuruluşunda yer aldı. 1951 TKP davasından 5 yıl ağır hapis ve 2.5 yıl sürgün cezası aldı. 1992’de Sosyalist Türkiye Partisi (daha sonra SİP, ardından TKP adını aldı)’ne üye oldu. 17 Ocak 1996’da hayata veda etti.
 
“Şoför” lakabı, partisine gelir kaynağı yaratmak için, tütün işçiliğinin yanı sıra şoförlük yapmasından gelmektedir. Şoförlüğü ile övünen Erdinç, “Hiç kaza yapmadım, ceza almadım” demiştir.
 
Tahsin Berkem ve Mihri Belli’nin Süleymaniye Camii’nin Minareleri Arasına Asmaya Çalıştığı Pankart…
 
Tahsin Berkem ya da bilinen adıyla “Mahyacı Tahsin”. Peki, nereden gelmektedir “Mahyacı” lakabı. Kitaptan aktaralım:
 
2. Dünya Savaşı yıllarında, esen faşist rüzgârı ve Saraçoğlu hükümetinin uygulamalarını protesto etmek için 19 Mayıs 1944’te Berkem, Mihri Belli’yle birlikte Süleymaniye Camii’nin iki minaresi arasına “Vurgunculuk ve Faşizme Karşı Savaş Cephesi” imzalı “Saraçoğlu Faşisttir” yazılı bez pankartı asma girişiminde bulunur.
 
Cami görevlilerinin müdahalesiyle kaçarken ayağından sakatlanan Berkem yakalanır.
 
Tahsin Berkem’in adı bu olay nedeniyle “Mahyacı Tahsin” olarak anılmaya başlar.
 
Hikmet Kıvılcımlı’nın Yoldaşı Fatma Nudiye Yalçı
 
Türkiye sol-sosyalist hareketinin kadın önderleri arasında yer alan, ancak az bilinen bir isim olan Fatma Nudiye Yalçı da çalışmada yer alıyor. Yalçı’nın Hikmet Kıvılcımlı ile yaşamının sonuna kadar kişisel ve fikirsel yoldaşlıkları sürmüştür. Birlikte önce Marksizm Bibliyoteği, sonra da Kıvılcımlı Kütüphanesi’ni kurarlar. Engels’in “Maymunun İnsanlaşması Prosesinde Emeğin Rolü”, “Marksizmin Prensipleri”; Marx’ın “Klasik Alman Felsefesinin Sonu ve Ludwig Feuerbach”, “Enternasyonal İşçiler Cemiyetini Açış Hitabesi” eserlerini Türkçe’ye çevirir. 1938 Donanma Davası’ndan tutuklanan ve 10 yıl hapis yatan Yalçı, 1954’te Vatan Partisi (VP)’nin kuruluşunda yer alan Yalçı, VP davasından 30 Aralık 1957’de tutuklanır, 7 Ekim 1959’ye kadar hapis yatar.
 
İspanya Büyükelçiliği’nin Suyunu Kesip, Çöplerini Toplatmayan CHP’li Başkan
 
Vedat Dalokay. Aralık 1973 seçimlerini kazanarak CHP’den Ankara Belediye Başkanı oldu.
 
Ankara, başkanlığı süresince renkli kişiliği ve çarpıcı girişimlerine tanık oldu.
 
23 Temmuz 1978’de ücretlerini alamayan belediye işçileri direnişe geçti. Dalokay da Milliyetçi Cephe (MC) hükümetlerinin mali kısıtlamalarını protesto ederek, 3 günlük açlık grevine başladı. Yatağını, pijama ve terliklerini açlık grevi süresince kalacağı mekâna taşıdı. Yine İspanya’da beş ETA militanının idam edilmesi üzerine, İspanya Büyükelçiliğine 1 hafta hiçbir belediye hizmeti götürülmedi, su verilmedi ve çöpleri alınmadı.
 
Sibirya’da Hapisteyken Bolşeviklere Katılan ‘Zileli Halil’
 
Halil Yalçınkaya, ya da ‘Zileli Halil’. Bu topraklarda sosyalizm için mücadele eden ve adı çok az bilinen insanlarından birisidir. 1895’de Tokat Zile’nin Küçüközlü (Esiköy) köyünde doğar. 1914 veya 1915’te askere alınır ve Doğu Cephesi’ne gönderilir. Ruslara karşı savaşırken esir düşer ve Sibirya’da hapishaneye gönderilir. 1917’de Ekim Devrimi olur. Bolşeviklere katılır, serbest kalır. Moskova’da KUTV’da ideolojik eğitim görür ve Kızılordu’ya katılır. Yüzbaşı rütbesine yükselir. Gence ve Bakü’de İngilizlere karşı savaşır.
 
Sansaryan Han’ın En Üst Katından Aşağıya Atılan Şair: Hasan Basri Alp…
 
Hasan Basri Alp. Şair. 1912’de Tokat Niksar’da doğdu. İlerici Gençler Birliği içerisinde yer aldı. 19 Mayıs 1944’de başlatılan operasyonlarda tutuklandı. Tutuklu sosyalistler Sansaryan Han’da işkenceden geçtiler. Mihri Belli’nin yedek subay okulundan arkadaşı olan, sosyalist şair Hasan Basri Alp’i iki gün iki gece gördüğü işkencenin ardından Sansaryan Han’ın en üst katından aşağıya attılar ve 33 yaşında yaşama gözlerini yumdu.
 
Vedat Türkali “Güven” romanını O’na adamış ve şunları belirtmiştir: “27 Ocak 1945’te Sansaryan Han’da Güvenlik’te soruşturması sırasında yaşamını onurlu biçimde yitiren gerçek insan, yiğit devrimci Hasan Basri Alp’in yüce anısına”.
 
İstanbul, İzmir ve Susurluk’ta Örgütlenebilen “Ergenekon Köylü ve İşçi Partisi”
 
Parti, 21 Haziran 1946’da İstanbul’da serbest silindir makinisti Arif Hikmet Adsız başkanlığında, Mehmet Fethullah, Şerif Küçüközkan, Ali Çelik, Suat Uzer, Cahit Ateş ve Adnan Dink tarafından kurulur. Sadece İzmir ve Susurluk’ta örgütlenebilmiştir.
 
Programında; “İç ve dış siyasetimiz, rahmetli Atamızın mukaddes mirası Misak-ı Milli yahut yurtta sulh cihanda sulh prensibi ismimiz olan Ergenekon’da toplanmıştır” denilmektedir. Tüzüğünde yazan; “Ergenekon müteşebbisi faşist Turancılık şaibesi ile de lekelenmiş değildir” ibaresi dikkat çekmektedir. 14 Mayıs 1953’te feshedilmiştir.
 
Partinin Adını Tahta Üzerine Yazıp Elektrik Direğine Astı!
 
14 Haziran 1961’de Sarıyer’de fıstık satarak geçimini sağlayan Cahit Topgülle tarafından Hür Sosyalist Parti kurulur. Genel merkez tutacak parası olmadığı için, partinin adını tahta üzerine yazıp bir elektrik direğine asan Topgülle, boş bulduğu her yerde ama daha çok Saraçhanebaşı’nda miting yapar.
 
Çevresinde toplananların dalga geçmesine rağmen konuşmasını inatla sonuna kadar yapmıştır. Partisini Ağustos 1964’e kadar yaşatmış, ama tek bir üye bile kaydedememiştir. Defalarca polis soruşturmasına uğramış, karakollara düşmüş, adli tıbba sevkedilmiş ve bir defasında Bakırköy Akıl Hastanesi’ne gönderilmiştir. Yapılan muayenenin ardından sağlıklı olduğu belirlenmiştir. Bir gün tepesi atan Topgülle, Sarıyer’deki direğe tırmanarak parti tabelasını indirip denize atmıştır.
 
Türkiye’nin İlk Kadın Partisi
 
Kurulma fikri 1950’lere dayanan, Kadın Hakları Koruma Derneği Başkanı Mediha Gezgin tarafından 1953’de çalışmaları başlatılan Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi’nin Türkiye’nin ilk kadın partisi olduğu belirtilmektedir.
 
17 Kasım 1972’de Melike Baykurt (Işıklar)’un başkanlığında Mediha Gezgin, Münibe Ekşioğlu, Şükriye Erker, Muhattar Serimer, Necla Orer, Fahriye Ünen, Jale Alsan, Gülseren Ay, İhsan Kiper, Saime Alpdoğan, Nurhayat Korkut, Ayla Cerrahoğlu, Mübeccel Göktuna, Özden Süek Cinman, Nermin Dönmez ve Yurdanur Özdemir tarafından İstanbul’da kurulmuştur. Ankara ve İzmir’de de örgütlenen, ancak 15 ilde örgütlenemediği için 1973 seçimlerine katılamayan parti, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından, 16 Ekim 1981’de kapatılmıştır.
 
İşgal Altındaki İstanbul’da 1 Mayıs Kutlamaları
 
Şefik Hüsnü, Mustafa Suphi, Ethem Nejat, Reşat Fuat Baraner, Hikmet Kıvılcımlı, Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya, Mehmet Ali Aybar, Behice Boran, Kemal Türkler, Erdal Eren, Uğur Mumcu başta olmak üzere sol-sosyalist harekette öne çıkan isimler, olaylar, siyasi partiler, dernek, vakıf, oda, sendika ve birlikler, gazete ve dergiler, örgütler kitapta yer alıyor.
 
Kitapta daha birçok ayrıntı, bilgi, not bulunuyor. 1921 yılında işgal altındaki İstanbul’da, işgal kuvvetlerinin engelleme girişimlerine rağmen yoğun bir işçi katılımıyla gerçekleştirilen 1 Mayıs kutlamaları…
 
Kemal Türkler, Kenan Budak, Necmettin Giritlioğlu, İsmet Demir başta olmak üzere sendikal hareketin önde gelen isimlerinin liderlik ettiği işçi sınıfı mücadeleleri, grev ve direnişler, Cezaevinde gördüğü ağır işkencelere rağmen adını dahi söylemeyen Mehmet Fatih Öktülmüş’ün yaşamının kısa özeti ve daha nicesi…
 
Hepsi kaynak bir çalışma özelliğindeki Türkiye Solunun Kısa Tarihi kitabında.
 
Odatv.com