Türkçe



PDF indir

 

 



AKP Kürt devletleşmesini kabul etmiş oldu

İzlenme 1333

Sanki gözlerden kaçtı: Erdoğan’ın danışmanı İlnur Çevik New York Times’a verdiği röportajda Suriye’nin kuzeydoğusunda bir Kürt kantonunu kabul edeceklerini belirtti.
 
Yaklaşım yeni değil. İktidar Rusya’nın hazırladığı Suriye anayasa taslağını benimsediğini açıkladığı anda bitmişti. Zira o taslakta Kürt otonomisinden söz ediliyordu.
 
Yine de, Erdoğan’ın çok yakın çevresinden birisi tarafından doğrudan dillendirilmiş olması önemli.
 
Öte yandan, AKP’nin hala Fırat’ın batısı ile doğusunu birbirinden ayırmaya çalışması, benzerlerini daha önce çok yaşadığımız göz boyamaya yönelik bir tutum. Çünkü çizim yetkisi kendisinde değil.
 
Suriye’ye giriş nedenlerinden birisi neydi ? Kürt kuşağını önlemek ve Suriye’de herhangi bir biçimde Kürt oluşumuna izin vermemek. Gelinen noktada bu gerekçe tamamen geçersizdir.
 
YPG’yi doğuya atmak lafı da yalanıp yutulacaktır. Zira, son haberler Esad’ın El Bab-Menbiç-Rakka karayolunu ele geçirdiğini, Rusya’nın AKP’ye çektiği sınırın Bab olduğunu, YPG ile Esad’ın Rojava’nın geleceği konusunda anlaştıklarını, yine de AKP’nin bütün işleri karıştıracak bir Menbiç macerasına girişmesini önlemek açısından Rojava’nın kimi sınır mıntıkalarına Suriye bayrağının çekileceğini bildiriyor.
 
Bab’ın ötesi yok. Erdoğan’ın Rakka ve Menbiç sözlerinin hiçbir gerçekçi zemini de. Rakka planı ancak AKP YPG ile birlikte ortak bir kara harekatı gerçekleştirmeyi kabullendiğinde mümkün olabilir. YPG zaten buna hayır demez. Ancak o durumda AKP’nin içine düşeceği hal herkese, her bakımdan bol malzeme sağlar.
 
Cerablus’a Rusya’nın onayıyla girdiler. Erdoğan’ın Putin’den özür dilemesi bu kapıyı açtı. ABD zaten AKP’nin Suriye denklemine yeniden dahil edilmesinin koşulunun özür olduğunu söylüyordu. Rusya ile ABD’nin Suriye planları uzun zamandır örtüşüyor. AKP’ye besleyip, büyütülmesinde önemli pay sahibi olduğu IŞİD pisliğini temizletmek için Cerablus iznini verdiler.
 
Rusya’nın anayasa taslağı Suriye toprak bütünlüğünü güvenceye alıyor. IŞİD ile mücadele dışında AKP’nin orada hiçbir hareket alanı bulunmuyor.
 
Suriye’yi terk edecektir.  Sınırına komşu Kürt devletleşmesini yaratmış olarak.
 
AKP bir proje partisiydi. ABD emperyalizmi kendisine İslam dünyasını içeriden ele geçirmek üzere bir işlev biçmişti. Suriye’nin Sünnileştirilmesi hedef dahilindeydi.
 
Bu proje sonuç olarak bir yere bağlandı ve bir şekilde tamamlandı. Final şüphesiz ABD’nin istediği gibi olmadı. Suriye halkının direnişi gelişmeleri belirledi. Rusya’nın dahli senaryoyu değiştirdi. Buna artık ABD yönetimi de ikna.
 
Yaşananları tek anlamayan ise AKP. ABD ile arası bu fikirsizlik nedeniyle bozuldu. Aynı fikirsizlik kendisini bu kez Rusya’nın kucağına attı. Şimdi hem Rusya hem de ABD tarafından bağlanmış durumda. Rusya, koordinatlarını AKP’nin verdiği Türk birliklerini vurmaktan çekinmiyor.
 
Emperyalizmin bölgedeki en önemli hedeflerinden birisi de Irak ve Suriye’de Kürt devletleşmesiydi. Bu işi de bir şekilde AKP’ye yaptırmış oldular.
 
Ancak Türkiye de aynı planın parçasıdır. 1917 Sovyet devrimi olmasaydı, Anadolu Kurtuluş Savaşı’nın başarıya ulaşma ve sonrasında “bağımsız” kalabilme şansı çok düşüktü.
 
O nedenle bu gidişle Türkiye’nin kaderi de parçalanmaktır. Parçalanma burada da Kürt devletleşmesi üzerinden olacaktır. Suriye’deki gelişmeler Türkiye’yi etkileyecek, kaos biraz yatıştığında büyük güçler bu kez Türkiye’ye “hadi demokratikleş” diyecektir. Geçmişi vardır, geleceği de böyle olacaktır. Anın en stratejik müttefiki Rusya PKK ile YPG’yi terör örgütü saymadığını yüzlerine söylemektedir. ABD hiç olmazsa PKK’yi listeye dahil etmiştir.
 
Bizdeki Kürt devletleşmesinin şiddet öğesini ne dozda içereceği iktidarların tutumuna bağlı olacaktır. Türkiye AB kapısındadır, AB yerel yönetimler şartını yerine getirmesi gerilimi düşürecek, aksi tutum bir dış müdahaleyi bile gerektirebilecektir.
 
Kürtler sevinmesin. Rojava, demokratik özerklik dedikleri bağımlı bir eyaletten başkası değildir. Bu işlerde silahı veren yönetir. Rojava daha şimdiden Amerikan üsleriyle doludur. Bağımsızlık ve eşitlik olmadan özgürlük olmaz. Kendi kaderini tayin hakkı sosyalizmdedir.
 
IŞİD’a karşı verildiği söylenen mücadele emperyalizmin şablonuyla tanımlanmış bir görevdir. AKP için de, Kürtler için de. Antiemperyalizmi unutan emperyalizmin kuklası olur.
 
Halklar ise ancak sınıf mücadelesiyle kardeşleşir.
 
İlker Belek
 
Sol 16 Şubat 2017

28/03/2024 Bugün697 ziyaret var  Sitede 5 Kişi var  IP:54.226.126.38